49. sayımız, daha önce sözünü ettiğimiz yayıncılık faaliyetlerimizdeki artışın yarattığı canlılık ve toplatma terörünün çalışa azmimizi arttırıcı etkisiyle çıkıyor. Yeni yayınlarımızdan Okul ve Ülke ile Düşünce ve Eylem’in 3., Sağlıkta Sınıf Tavrı ile Tekstilde Sınıf Tavrının 2. sayıları çıkmış oldu. Sosyalist Türkiye Partisi’nin kapatılmasına neden olan Program ve Anayasa Mahkemesi’nde görülen kapatma davasının belgeleri de...
Bundan yaklaşık sekiz yıl önce Gelenek’te yer alan bir yazımda Garbaçov yönetiminin “Stalin döneminin kimi yaklaşım ve gözde uygulamalarına yönelik ciddi eleştiriler”de bulunmasının doğal olduğunu yazmış ve hemen eklemiştim: İpin ucu kaçmadığı sürece… İpin ucu kaçtı; Stalin dönemine dair değerlendirmelerdeki akıl almaz nefret, sosyalizmin kazanımlarına, komünist ideallere dönük düşmanlığın bir uzantısı olarak dizginlerinden boşaldı. Stalin...
Reel sosyalizm deneyimi içinde ulusal sorun politikaları kritik bir önem taşır. Bunu herkes kabul edecektir. Büyük olasılıkla da çoğunluk, 1988’de patlak veren ve sonuçta Sovyetler Birliği’ni dağılmasına varan, ama bunun ötesinde tüm dünyada ulusal-etnik mücadelelere start veren “felaket” manzarasında reel sosyalizm deneyimine ne fatura çıkartılması gerektiği sorusunu ilk satıra yazacaktır. Bu çalışmaya, son yılların milli...
 “….Geleceğin komünistlerin olduğunu engin bir ürküntüyle, bu bunaltıyla kabul etmiştim. -Ah ne yazık!- Demek pek de yanılmamışım… Onların kaba elleri, gönlümde apayrı bir yeri olan güzelim mermer heykellerin hepsini kırıp dökecek; onlar sanatın şairin öylesine tutkun olduğu fantastik oyuncaklarını ve oyun araçlarını paramparça edecekler; benim defne korularımı yerle bir edip, yerine patates ekecekler…” Yukarıdaki alıntıyı...
Yetmişyedi yıl önce dünya Ekim devrimiyle sarsıldı. İktidarı alan Bolşevikler, sanayiden tarıma eğitimden sağlığa bilimden sanata kadar her alanda ciddi değişiklikler yaptılar. Hedef, kendi ülkelerinden başlayarak dünyayı değiştirmek, sınıfsız ve sömürüşüz bir toplum yaratmaktı. Bu uğurda, “kar”ı değil insanı merkeze koyan bir düzen kurmaya çalıştılar. Çeşitli alanlarda ciddi mesafeler katettiler. Bu yazıda, yaşanan 70 yıllık...
Gelenek’in bu sayısı başta Sovyetler Birliği olmak üzere, reel sosyalizmle ilgili değerlendirmeleri içeriyor. Reel sosyalizm deneyimleri içerisinde, siyasi bir tercih olarak bizim “mesafeli” baktığımız bir deneyim olan Çin Halk Cumhuriyeti de yer alıyor. Önce teorik/tarihsel ve siyasal kimi hatırlatmalar yapmak gerekiyor. Çin deneyiminin, ya da ona dair “teorilerin”, Marksist teorinin tarihinde bir katkı olmadığım iddia...
 Türkiye bir kriz sürecinden geçerken “ideoloji” üzerine yazmanın zamanı mı? Sosyalist hareketin güncel siyasal gündemlerinin yeterince yoğun olduğu bir dönemde başka konu mu kalmadı? Bu tür sorulara verilebilecek bir ilk yanıt, Gelenek’in kendisini güncellikle sınırlamadığı olabilir. Ama böylesi bir yanıt pek yeterli olmayacaktır. Teorik üretimin sınırlarını kesin çizgilerle çekmek her dönem için verimsiz bir çaba...
Leninistler iradecidir. Ama iradecilik dünyayı takmamak olabilir mi? Komünistler burjuvazinin sunduğu çerçeveleri kayıtsız şartsız kabullenmezler, kendi kavga alanlarını kendileri seçerler. Ama tarih ve toplumun sunduğu verilere kaale almazlık edilebilir mi? Devrimciler her şeyden önce yeni bir dünya ütopyasına bağlıdırlar, kimliklerini bu gelecek projesinden türetirler. Ama geleneklerin üzerinde yükselmeyen, kök salmayan geçmişi çarçabuk unutan devrimcilik olur...
Türkiye topraklarında kapitalizmin yeniden üretiminin yeni bir evresine giriyoruz. Bir yanda daha yoksul ve daha çaresiz olduğu halde on beş yaşına basan depolitizasyon sürecini henüz aşamayan ve şimdilik görece kolay yönetilen bir toplum, diğer yanda yamalı bohçaya dönen ideolojisi ile ekonomik krizi yaşayan ve dünya kapitalist sistemine tam entegrasyonu hedeflerken bunu sağlayacak sürecin yan etkilerinin...
Hangi “ince hesap”la hareket ederlerse etsinler, ipleri sermayenin elinde olan, resmi kurum ve örgütlerce himaye edilen karşı devrimci güçler, 12 Mart 1995 günü saat 21.00 civarında İstanbul Gazi Mahallesi’ne saldırmışlardır. Başka hedeflerle birlikte, bu saldırının, burada oturan ve düzenle bağları iyice zayıflamaya yüz tutmuş yoksul emekçiler, onlarla kaynaşma sürecinde azımsanmayacak bir yol almış olan sosyalist...
İşaret/Notlar
Yükleniyor...
İşaretle
Kapat
Okur Giriş

Parolanızı mı unuttunuz
×
Signup

Already have an account? Login
×
Kayıp Parola

×