Reel sosyalizmin çözülüş günlerinde kopan yaygaranın unutulması mümkün mü? “Yeni dünya düzeni” ve “tarihin sonu” deyimleri, zaten asla unutulamasınlar diye uydurulmuş olabilirdi yalnızca. Sosyalizm ve işçi sınıfı faktörünün her cephede, sosyal devlette,uluslararası hukukta, toplumsal örgütlülükte, Marksizmin bilimler üzerindeki, işçi sınıfı kimliğinin toplumsal ideolojilerdeki ağırlığında vb. yenilgiye uğraması ile, dünyamızın gerçekten de yeni bir düzene yelken...
Geçmişe dönük ilginin azalması ile aradan geçen zaman arasında doğrudan bir ilgi yok. Türkiye solu için de böyle. 10 Eylül 1920 Kongresinin üzerinden geçen bunca yıl Türkiye solunun kendi tarihine dönük ilgisinde bir azalmaya neden olmuyor. Ancak Türkiye solu doğumundan doksan yıla yakın zaman sonra bu ilgisini sağlıklı bir metodolojiye oturtmuş değil. Tarih bilinci ile...
Engels diyor ki, Fransa’ da Sınıf Mücadeleleri için yazmış olduğu tartışmalı Önsöz’ de, “devrim hakkı, tek gerçek tarihsel haktır”. Devrimci mücadele üzerine bir araba dolusu söz söylemek olanaklıdır ancak pek azı Engels’ inki kadar özlü, onunki kadar ufuk açıcıdır. Bugün verdiğimiz mücadele, biraz da işçi sınıfının bu hakkı kullanmaya rıza göstermesi için değil midir? İstemekle...
Başta yapımcıları olmak üzere kimsenin entelektüel düzeyiyle ilgili herhangi bir iddiaya sahip olmadığı Kurtlar Vadisi Irak filminde, işgalci güçlerin ABD’li “sivil” lideri, “çuval olayı”nın intikamını almak isteyen “kahramanımız” Polat Alemdar’a şunları söylüyordu: “Bütün kırmızı çizgilerinizi sildik… Irak’ta biz istemeden bir şey olmaz diyordunuz, oldu… 50 yıldır yardım ediyoruz… Donunuzun lastiğini bile bize borçlusunuz… Para isteyip...
Evet. Ve hayır. Emperyalizme karşı mücadelenin seyrine bağlı olarak “hayır” yanıtı verilebilecek. Şu soruyu da sorabiliriz: Emperyalist sistem, sosyalist sistem karşısında bir “zafer” mi kazanmıştı? Evet. Ve hayır. “Evet” yanıtının net olarak verilememesinin nedeni, sosyalist sistemin intihar etmiş olmasıdır. Savaş-yıkım-yağma-işbirlikçilik-devlet terörüyle bezenmiş, demokrasi-insan hakları-terör-işbirliği-yeniden inşa gibi kavramlarla süslenmiş yeni bir emperyalist saldırganlık dönemi yaşıyoruz. Militarist...
Türkiye solunun ve özelde TİP’in 1965-69 dönemindeki dış politika yaklaşımları üzerine tez çalışması hazırlayan yazar ve çevirmen Serpil Güvenç’le Kıbrıs politikaları hakkında konuştuk… Ortadoğu’daki son gelişmelerle birlikte Kıbrıs sorunu da bir kez daha gündemin üst sıralarına yükseldi. Sizden, tez çalışmanızdan hareketle, daha çok solun Kıbrıs sorununa bakışını değerlendirmenizi isteyeceğiz. Şöyle başlayalım dilerseniz: Kıbrıs sorunu gerçekten...
Bu yazıya önsel bir iddia ile başlıyoruz. Emperyalizme karşı takınılacak tutum içinde bulunduğumuz zaman diliminde olduğu gibi yakın gelecekte de siyasetin en önemli çizgisidir. Bütün siyasal özneler bu çizgiye göre, barikatın hangi tarafında duracaklarına göre değerlendirileceklerdir. Yurtsever Cephe bu mücadelenin en önemli örgütsel siyasal gücü olduğuna göre, iddiamız önümüzdeki dönem ülkemizdeki tüm siyasal hareketlerin Yurtsever...
“Bir derinlik hayaline saplanmış budalalar olduğumuz için gizli olanı arıyoruz. Gerçekliğin dayanılmaz buradalı-ğını görmemek için elimizden geleni yapıyoruz. Bir an bunu kafamıza kazıyabilsek, kurtuluruz. Belki de deliririz. Oysa biz fikirlerin arkasına sığınıyoruz. Fikirler! Domuzların bile fikirleri olabilir.” Terry Eagleton, kötümserliğin filozofu Wittgenstein’ı bu şekilde isyan ettiriyor “Azizler ve Alimler” isimli romanında. Bilimin ve felsefenin gereksizliğine...
Lübnan Komünist Partisi Genel Sekreteri Haled Haddadeh, Heike Schrader tarafından Atina’da yapılan ve Almanya’da yayımlanan Junge Welt gazetesinin 23 Ağustos 2006 tarihli sayısında çıkan röportajda, İsrail’in son saldırılarına karşı ülkesinde yürütülen direnişi değerlendiriyordu. Gazetenin röportajla ilgili açıklamasında, seçim anketlerine göre Lübnan Komünist Partisi’nin halkın yaklaşık yüzde 9’unun desteğini aldığı, ancak seçim sistemi nedeniyle komünist adayların...
Venezuela Komünist Partisi’nin 12. Kongresi sırasında düzenlenen uluslararası toplantıda Türkiye Komünist Partisi (TKP) Genel Sekreteri Kemal Okuyan’ın yaptığı konuşmayı okurlarımızla paylaşıyoruz. Sevgili yoldaşlar, Güncel gelişmelerin burjuvazi ve işçi sınıfı arasındaki tarihsel mücadeleyi ilgilendiren bazı yönleri üzerinde durmak istiyorum. İnsanlığın 19. yüzyıldan beri bu kadar uzun bir karşı-devrim dönemi yaşamamış olduğunu hesaba katmak durumundayız. Bu dönem...
İşaret/Notlar
Yükleniyor...
İşaretle
Kapat
Okur Giriş

Parolanızı mı unuttunuz
×
Signup

Already have an account? Login
×
Kayıp Parola

×