Merhaba
Her şeyden önce, geciktiğimiz için bir özür borçluyuz.
Ağustos ayında çıkmamız gerekirken, önce baskı aşamasında teknik sorunlarla karşılaştığımız, sonrasında da “Tarım ve Kır Emekçileri” başlıklı bir Gelenek’in seçim döneminde yeterli dikkat ve yoğunlaşmayla okunup tartışılamayacağını düşündüğümüz için, Kasım-Aralık sayısı olarak çıkıyoruz.
3 Kasım genel seçimleri öncesinde, bu seçimleri tarihsel açıdan önemli kılanın, kuruluşundan 82 yıl sonra Türkiye Komünist Partisi’nin seçimlere katılması olduğunu söylemiştik. Komünistler, Türkiye tarihinde ilk kez bu denli geniş kesimlere doğrudan hitap etme ve sosyalizmi anlatma olanağını yaratmış oldu. Bunun örgütlü sosyalizm mücadelesi açısından ne denli büyük bir önem taşıdığını önümüzdeki dönemde somut olarak göreceğiz.
Seçim sonrası Türkiyesi’nin sosyalizm mücadelesinde ne türden görevleri ön plana çıkardığını önümüzdeki sayımızda kapsamlı bir şekilde tartışacağız. Bu sayımızda ise, “TKP ve seçimler” başlıklı bir değerlendirme yazısına yer veriyoruz.
Tarım ve kır emekçileri, Türkiye’de “yanlış tartışmalara” en fazla kaynaklık eden başlıklardan biri. Ama bunun ötesinde, bir yandan emperyalist dayatmaların da ürünü olarak yürürlüğe sokulan “tarım reformu”nun gerek kır gerekse kent emekçilerini doğrudan ilgilendiren yıkıcı sonuçları, gerekse Türkiye’nin kırlarındaki sınıfsal ayrışma dinamiklerinin sosyalist iktidar mücadelesi açısından kazanmakta olduğu önem, neredeyse yalnızca bu başlıkla ilgili çalışmalara yer verdiğimiz bir Gelenek hazırlamamıza yol açtı. 75. sayımızın uzun yıllar boyunca konu hakkındaki önemli başvuru kaynaklarından biri olarak kullanılacağını düşünüyoruz.
Bir özür borcumuz daha var. Geçen sayımızda, Danimarka komünist partilerinin AB ile ilgili ortak açıklamasına yer vermiştik. Bu açıklamayı yapan iki parti, Danimarka Komünist Partisi (DKP) ile Danimarka’da Komünist Parti-ML (KPID) değil, Danimarka’da Komünist Parti (KPID) ile Danimarka Komünist Partisi – Marksistler-Leninistler’di (DKP-ML).
“Sosyalizm Mücadelesinde Güncel Görevler” başlıklı bir sonraki sayımızda buluşmak üzere…