Türkiye’de bilimsel sosyalizmi programatik ve ideolojik olarak savunacağı öngörülen siyasal hareketler, ilk sinyallerini 78-79 yıllarında verdikleri derinden derine bir kaynaşmayı artık ipuçları iyice belirginleşen bir ayrışmayla birlikte yaşıyorlar. Geleneksel solun taşıdığı bazı zaaflar giderek sınırları netleşmeye başlayan bir eğilime, TBKP yöneticilerine, devrimci ve sosyalist mücadeleye uzanan asıl açılımları ise başka örgüt ve hareketlere mal olmaktadır....
Bu kitabımızda Türkiye sosyalist hareketinde zaman zaman uykuya yatırılsa bile çok tartışılmış 60’lardan bu yana çeşitli ideolojik gelişmelerin çerçevesini oluşturmuş bir konuya geniş yer ayırıyoruz: Devrim tanımı perspektifi ve aynı doğrultuda sosyalist devrim-demokratik devrim tezleri… Ana konuya ilişkin yazılardan önce “Gelenek Gündemi”nde Türkiye sosyalist hareketinin yakın dönem perspektifleri üzerine kısa ama önemli olduğuna inandığımız bir...
Türkiye sosyalist hareketinin yakın geleceğine ilişkin tahminlerde bulunup kimi beklentileri dile getirirken üzerinde durulması gereken noktalardan biri, geçmişte sıkça kullanılan “patlama” kavramıdır. “Patlama” denildiğinde akla iki nokta geliyor. Bunlardan ilki sol hareketin bir bütün olarak yeni bir yükselme ve kitleselleşme sürecini yakın gelecekte yaşayıp yaşamayacağına ilişkindir. Bu ilk nokta önümüzdeki sorunun en genel çerçevesini çizmektedir....
Gelenek Kitap Dizisi’nin yayınlanışından bu yana “gelenek diyorsunuz neyi kastediyorsunuz” sorusu sık sık gündeme geliyor. Bu soruyu belli ölçülerde olağan karşılamak mümkün. Ancak değişik vesilelerle başka şeyler de gündeme geliyor. Deniliyor ki “bizim de bir geleneğimiz var”. Örneğin deniyor “sürekli devrim çizgisinin de bir geleneği vardır”… Önce herkesin bir “gelenek” oluşturma hakkı olduğu belirtilmelidir. Ama...
88’e “merhaba” derken okurlarımızın, dostlarımızın yeni yılını kutluyoruz. 88’in, hep birlikte uğraş verdiğimiz hedefleri yakınlaştırması dileğiyle… Bu kitabımızdaki “Gündem” doğal olarak, bir önceki kitabımızda yer veremediğimiz seçim sonuçlarına ve yakın geleceğin kimi politik perspektiflerine ilişkin. 87 Kasım ayının sonunda Türkiye’de “olabilecek olan” neyse, o oldu. Önemli olan, bundan sonrasının gelişmeleri. Seçimlere ve gündemdeki politik konulara...
“Özgürlük ve eksiksiz demokrasi CHP’den beklendi oylar CHP’ye verildi muhalefet yapılırken hep gözucuyla CHP’ye bakıldı CHP iktidara geldiğinde vaadlerini tutmaya çağrıldı ve onun için çalışıldı. CHP hep bir yerlere çekilmek ya da bir yerlerde tutulmak istendi. Sol CHP’siz düşünülemez oldu. Sosyalist hareket CHP’siz düşünemez kımıldayamaz varlığını gösteremez oldu.” (Sosyalist İktidar, Ocak 1980) Ocak 1988. Sekiz...
Gelenek ikinci yılına daha canlı ve doyurucu bir içerikle başlasın istedik; elinizdeki 13. kitabımızda bunu gerçekleştirmeye çalıştık. Beğenileceğini umuyoruz… Gelenek ‘in okurların eline çok geç ulaştığına ilişkin yakınmalarla karşılaşıyoruz. Bu gecikmelerde kendi payımızı en aza indirmek amacıyla kitabın hazırlanış sürecine bu kez daha titiz yaklaştık. Bu nedenle, seçim sonuçlarına ilişkin bir değerlendirme bu kitabımızda yer...
Seçimler, kendine özgü yanlar taşıyan bir madde olarak, bir kez daha sosyalistlerin gündemine girmiş bulunuyor. Seçimlere ve “sosyalistlerin tavrı”na ilişkin, söylenebileceklerin hemen hemen tamamı daha şimdiden söylenmiş durumda. Farklı tutumları savunanları kabaca şöyle sıralamak mümkün: SHP’nin desteklenmesini isteyenler, seçimlerin yalnızca bu an için değil her durumda boykot edilmesini gerekli görenler ve nihayet bağımsız sosyalist adayların...
Gelenek Dizisi elinizdeki kitap ile 7. ürününü vermiş oluyor. Diziye katkıda bulunmaya çalışan biri olarak, kasım ayından bu yana çıkartmış olduğumuz 6 kitabın “dostça” muhasebesini yapmak istiyorum. Bu, kesinlikle bir özeleştiri veya eksiklikleri ortaya dökme türünden bir girişim olmayacak. Önemli olan, Gelenek’in varlık nedenini hangi boşlukları doldurmaya çalıştığını bir kez daha vurgulamak ve bu boşlukları...
Bu ülkenin geleneksel solunda ilk tanıdıklarımdan, sevimli, sıcak ve yiğit Atilla Arsoy’un anısına… Gelenek dizisi kitaplarında sola ilişkin olarak yapılan bir sınıflama dikkat çekmiş olmalı. "Geleneksel sol" ve "yeni sol" biçimindeki bu sınıflama, bölgesel ya da geçici nitelikteki bazı çizgileri ayıklayıp tabloyu yalınlaştırdığı için yararlıdır sanıyorum. Elbette tanımlamalarda belli bir netliğin sağlanması, kavramların içlerinin doldurulması...
İşaret/Notlar
Yükleniyor...
İşaretle
Kapat
Okur Giriş

Parolanızı mı unuttunuz
×
Signup

Already have an account? Login
×
Kayıp Parola

×