Türkiye komünist hareketinin onuru Şoför İdris’e, Özelleştirmeye, paralı eğitime karşı kavgayı Ümraniye Cezaevi’nde sürdüren öğrenci yoldaşlara, Ölüm Orucu Şehitleri için yapılan eylem sonrasında Parti bayrağını aylarca Sakarya Cezaevi’nde onurla taşıyan Latif yoldaşa… 1996 yılı partimiz ve Türkiye için yılın ilk yarısı itibarıyla oldukça hareketli günlere sahne oldu. Emek, Barış, Özgürlük Bloku tüm Kürt ve Türk...
Gelenek’in 51. sayısı, ciddi bir gecikme ve bu gecikmeyi belli ölçülerde telafi edecek doyurucu bir içerikle çıkıyor. Yazılara burada tek tek değinmek gereğini duymuyoruz. Değişik alanları kapsayan çok sayıda çalışmanın yer aldığı bu sayımızı ilgiyle okuyacağınızı düşünüyoruz. Bir sonraki sayımız, büyük ölçüde Türkiye solu değerlendirmelerine ayrılacak. Değişik geleneklerden sol hareketlerin dünü ve bugününe ışık tutacak...
Ölüm döşeğindeyken duyduğum son siyasi değerlendirmesi, “Blok ile seçimlerde çok iyi bir politika izledik” olan İdris yoldaşın anısına… 24 Aralık seçimlerinde, en azından sol siyasete, Emek, Barış, Özgürlük Bloku damga vurdu. Sosyalist İktidar Partisi’nin konuyla ilgili ve yalnızca seçimlerle sınırlı olmayan politik açılımları partinin açıklamaları ve yayın organından izleniyor. Gelenek, bu açılımların arka planında nasıl...
  Gelenek bu sayıyla birlikte 50. sayıya ulaşmış oldu. Türkiye’nin en eski marksist teorik yayını olma onurunu taşıyan Gelenek, bütüncül bir mücadelenin giderek daha fazla zenginleşen araçları içerisinde hiçbir zaman önemini kaybetmedi. Kendi misyonunu bu araçlar zenginliği içerisinde her durumda yeniden ayarlayan Gelenek’te bugüne kadar oldukça anlamlı bir birikim oluştuğu kanısındayız. Bu birikimi muhakkak daha...
49. sayımız, daha önce sözünü ettiğimiz yayıncılık faaliyetlerimizdeki artışın yarattığı canlılık ve toplatma terörünün çalışa azmimizi arttırıcı etkisiyle çıkıyor. Yeni yayınlarımızdan Okul ve Ülke ile Düşünce ve Eylem’in 3., Sağlıkta Sınıf Tavrı ile Tekstilde Sınıf Tavrının 2. sayıları çıkmış oldu. Sosyalist Türkiye Partisi’nin kapatılmasına neden olan Program ve Anayasa Mahkemesi’nde görülen kapatma davasının belgeleri de...
Leninistler iradecidir. Ama iradecilik dünyayı takmamak olabilir mi? Komünistler burjuvazinin sunduğu çerçeveleri kayıtsız şartsız kabullenmezler, kendi kavga alanlarını kendileri seçerler. Ama tarih ve toplumun sunduğu verilere kaale almazlık edilebilir mi? Devrimciler her şeyden önce yeni bir dünya ütopyasına bağlıdırlar, kimliklerini bu gelecek projesinden türetirler. Ama geleneklerin üzerinde yükselmeyen, kök salmayan geçmişi çarçabuk unutan devrimcilik olur...
Gelenek Kitap Dizisi’nin 48. sayısı öngördüğümüzden daha geç elinize ulaşmış oluyor. 1995 yılında bütün dostlarımıza sosyalizm mücadelesinde başarılar dilerken bu tür gecikmelerin yeni yılda ortaya çıkmaması için elimizden geleni yapacağımızın da bilinmesini istiyoruz. Yayıncılık faaliyetlerimizin çeşitlenmesi bu gecikmeleri zaman zaman kaçınılmaz kılıyor. Sosyalist İktidar ve çıkarmakta olduğumuz yerel yayınlara ek olarak 1995 yılı, Tekstilde Sınıf...
  “Öncünün olmadığı ve daha bir süre olamayacağı yerde marjinallik kendine özgü bir güçle kendine özgü bir yaşam bulur. Somutluktan kesinkes kopmamak koşuluyla marjinal konumun belirli bir nesnelliği nicelik sahibi olduğu halde öncü olamayanlardan daha iyi kavrama şansı bile vardır. Türkiye’de marjinalliğin bu özgül ve geçici gücünden, zamanında mutlaka yararlanmak gerek.” Bu paragraf Gelenek‘in ilk...
Siyaset Gazetesi, sayı:1, Kasım ’88 Evet, yeni bir yayın daha… İnsan ister istemez 1980 öncesini hatırlıyor. O yıllarda ortalama insan psikolojisine “iyi” hitap eden bir tekerleme vardı. Özellikle Türkiye solu için timsah gözyaşları dökmeyi meslek edinen çevrelerde, yatılıp kalkılıp 52 fraksiyondan sözedilirdi. Tekerleme bu 52 fraksiyonla başlardı, bölünmüşlükle devam edip “ah bir birleşilseydi” ile biterdi....
Devrimci hareket içerisinde komünistler nasıl bir yer işgal ediyorlar? Bu sorunun yanıtını aramaya yönelik notlara burada yer verirken, giriş olarak kısa bir hatırlatma yapmak gerekiyor: Türkiye’de “komünist hareket”in komünist olamadığı uzun bir dönemin ardından kızıl bayrak onu yükseltecek ellere teslim ediliyor. Komünist-sosyalist ayrımına ve komünist-devrimci demokrat ayrımına doğru hızla yol alınıyor. Komünistleşen devrimci demokratlar olabileceği...