Aşağıdaki soruları çeşitli eğilimlerden sosyalistlere yönelttik. Gelenek’in 38. sayısının teknik hazırlıklarına başlanana kadar elimize yalnızca Emek dergisi yazarlarından Kenan Kalyon’un yanıtı ulaştı. Kalyon’un eleştirilerini aşağıdaki sayfalarda sunuyoruz. Sosyalizm Programı taslağı hazırlanırken program anlayışı olarak belirli tercihler temel alındı. Bu tercihler, metnin “Sunuş” bölümünde de belirtildiği gibi, düzen içi tashihci yaklaşımların, asgari – azami program ayrımının,...
Türkiye solu, bu kez alışılan kesimlerin dışına taşan bir ölçekte “yasal parti” konusunu gündemine alıyor. Böylelikle bundan yaklaşık 5 yıl önce sınırlı çevrelerde tartışılmaya başlanan “yasal parti”nin, şu anda bir dizi değişik “moment”te ele alınmaya başlandığını görüyoruz. Bu momentlerden birisinde Sosyalist Parti vardır. Kurulma sürecini tamamlamış olan bu parti, maocu çerçeveyi aşabilecek teorik, programatik araçlara...
Gelenek Kitap Dizisi, Kasım’da 6. yılına girmiş oldu. Bu vesileyle İstanbul’da yaptığımız kapalı salon toplantısında dostlarımız ile birlikte olduk. Gecemizde bizimle beraber olan, mesaj yollayan herkese burada bir kez daha teşekkür ediyoruz. Gelenek‘in etkin olarak katıldığı isçi partisi programının oluşturulması ve onbeş günlük bir siyasal gazetenin hazırlık çalışmaları olgunluk aşamasına ulaşmış durumda. Yakında somut ürünlerini...
Emek, Gelenek, 10 Eylül Yolu ve bir bölüm bağımsız sosyalistin katılımı ile sürdürülmekte olan İşçi Partisi Yolunda Politika adlı yayın ve yayının ötesinde bir işçi partisinin oluşturulması çalışmaları Ekim ayının sonunda yapılan görüşmelerde ortaya çıkan bazı görüş ayrılıkları nedeniyle sona erdi. Bir yasal parti girişiminin katılımcı unsurlardan herhangi birisinin gündeminden bütünüyle düşemeyeceğini bildiğimiz ve bu...
Altıncı yıla giriyoruz. Şöyle geriye dönüp bakıldığında, tek başına “bağımsız” olarak değerlendirilecek bir “yayın” etkinliğinde çok belirgin bir “başarı”dan sözetmekte güçlük çekiyoruz. Bütün diğer parametrelerden uzakta, “iyi bir teori dergisi çıkaracağız” kaygısının egemen olduğu bir uğraşın altıncı yılından sözediyor olsaydık, belki bugün “önemli bir iş yaptık” biçiminde yazmakta zorlanırdık. Ama, önemli bir iş yaptık. Ve...
Yıllardır tartışılıp durulan, yokluğundan şikayet edilen “parti” meselesinde bir eşiğin önündeyiz. Kimi adımların sonuçlarını, ürünleri yakın zamanda herkes görecek. Dolayısıyla ilgili herkes yapılanları, hedeflenenleri somut biçimde, elle tutup gözle görerek değerlendirme fırsatı yakalayacak. Ve elbette bu gözlem ve değerlendirmeler, artık çeşitli dergiler, bu dergilerdeki polemikler, hatta sol dedikodu kulislerinden “kurtulacak”. Süreç yakın bir zamanda kendi...
Gelenek 6. yılına girmeye hazırlanırken oldukça doyurucu bulunacağına inandığımız bir sayıyla çıkıyor karşınıza. Önce elbette seçimlerdeki tavrımıza değinen Gündem var. Gelenek, bu seçimlerde sosyalizmin bağımsız sesi olacak bir açık devrimci işçi partisinden yoksun olmanın burukluğunu yaşıyor. Ancak mevcut olanaklarla bu sesin yükseltilmesi için elden gelen herşeyin yapılmasında büyük yarar var. Bu nedenle devrimci seçim bloğundaki...
Siyasal olan herşeyin bir araç olması gibi seçimler de ama boykot edilerek, ama sistem içi tercihler yapılarak, ama bağımsız seçenekler gösterilerek, veya dolaylı bir biçimde seçim atmosferinin araladığı kapılar kullanılarak değerlendirilebilecek bir araç. Düzen içi olması onun bir siyasal araç olma özelliğini ortadan kaldırmıyor. Ancak siyasal mücadelede kullanılan araçların tek tek işlevsel ve etkili olabilmesi...
Cam işçisi bir aileden, sekiz kardeşinden yedincisi olan Vahdettin ÖZKAN 1961 yılında PAŞABAHÇE’de doğdu. İlk ve ortaokulu tamamladıktan sonra F.İ.Lisesi 1.sınıftan terketti. Okul döneminden sonra kısa dönem Şişe Cam işçiliği ve Hizmet İşkolunda Gezi Oteli’nde çalıştı. Siyasal yaşama 1976-1977 yıllarında atıldı. TİP Beykoz ilçe örgütünde üye olarak çalıştı. 1980 döneminde ve sonrasında siyasal mücadelenin içindeydi....
Politikada çoğu tartışma konusu bir noktadan sonra zihinsel üretimle altedilemeyecek bir boyut kazanır. Tartışmanın üzerinde yürüdüğü zeminin sunduğu verilerle söylenebilecek olanların tükenmeye başladığı bir noktadır bu. Politikanın, örneğin akademik akıl yürütmeden bir farklılığı, ve açıkçası üstünlüğü de yine aynı noktada ortaya çıkar. Politikada kimi tartışmalar pratiğin açtığı kanallar sayesinde çözüme bağlanır ya da aşılır. Açık...