3 Kasım 2002 Genel Seçimleri öncesinde hazırlanan tarım broşürü Kırları bir “oy deposu” olarak gören düzen partileri, seçim dönemlerinde bol keseden atıyor. Destekleme alım fiyatlarının artırılacağını, çiftçinin bütün ürününün satın alınacağını, girdi fiyatlarının düşürüleceğini söylüyorlar. Ya sonra? Sandıklar açıldıktan sonra bütün bu söylediklerini bir yana bırakıyorlar ve IMF ne diyorsa, emperyalist şirketler ne istiyorsa, tekelci...
Marksist literatürde “işçi sorunu” türünden bir başlıkla karşılaşılmaz. Bir alt başlık olarak, sözgelimi “sendikalar sorunu”na veya “işyeri komiteleri sorununa” da sık rastladığımızı söyleyemeyiz. Bu doğaldır. Çünkü marksizm teorik ve pratik düzlemlerde işçi sınıfını merkeze koymuştur. Merkeze konan “sorun” olmaz; sorun yaratır veya sorunlara müdahale eder. Bu anlamda sosyalist devrim mücadelesinde işçi sınıfının iki temel sorunu...
Türkiye solu bugüne kadar “tarım sorunu” hakkında ciddi bir tartışma yürütmedi. Köylülük hakkında yazılıp çizilenlerin bolluğu, bu söyleneni yalnızca doğruluyor. Çünkü Türkiye solu, tarım sorununun yalnızca köylülüğü doğrudan ilgilendiren boyutlarıyla ilgilendi. Belirleyici olan, köylülükle ilgili siyasal beklentilerdi. Bu nedenle de, tarım sorununun en az kırlardaki emekçiler kadar kentlerdeki emekçileri de ilgilendiren bir sorun olduğu gözardı...
Perinçek Aydınlık dergisinde Sosyalist İktidar Partisinin Çark Çekicini beğenmemiş ve bir yazı yazmış. Bu yazı SİP’i eleştiriyor. Bu yazının 16 dipnotu var: SBKP Tarihi (2) Lenin (8) Marx (1) Engels (1) Stalin (4)… Bu yazı güya SİP’i eleştiriyor; eleştiri nesnesinden tek bir kaynak göstermeksizin… Perinçek klasiklere atıfta bununla yetinmiyor; derginin üç sayfaya yakın bölümünü dolduran...
Tarımda kapitalist gelişim ve kırlarda toplumsal süreçlere dair analizlerde kimi boşlukların varlığından söz edilebilir. Bu boşluklar siyasi üretim ve müdahalelerde kimi sınırlamalara yol açabilmektedir. Boşluğa yol açan nedenleri iki olgu üzerinde yoğunlaştırmak mümkün. İlki, Türkiye’de tarımdaki kapitalist gelişmenin teorideki klasik modele uymaması. Bu durum, konuyla ilgili analizleri deneyimlerin ortaya çıkarabildiklerine ertelemiş ve böylelikle konjonktürel gelişmelere...
Önce şu sorunları çözelim, sonra sosyalizme sıra gelir diyenlerin, uçuk projelerine kitle desteği bulmanın, sınıfsız bir sosyalist toplum projesine kitle desteği bulmaktan daha zor olduğunu anlamaları için biraz marksizm öğrenmeleri zorunlu. Çünkü sorunları kimin adına çözecekleri tercihini bir an önce yapmaları gerek. Haftalık haber dergisi 2000’e Doğru‘nun 7 Haziran 1992 tarihli sayısında, SP’li mühendislerin hazırladığı...
19. yüzyıla egemen olan iktisat okulları, kapitalizmin gelişim süreci içinde eski üretim ilişkilerini ve bu arada tarımda küçük üreticiliği tasfiye edeceğini öngörüyorlardı. Ricardo’nun kurduğu “toprak sahibi-kapitalist kiracı-işçi” üçlüsünde küçük üreticiye yer yoktu. Keza neo-klasik iktisatta da ana ayırım “geleneksel” ekonomilerle, “rasyonel” yani kapitalist ekonomiler arasındaydı ve köylülük geleneksel tarımı ifade etmekteydi. Neo-klasik iktisadın faktör paylarına...
Türkiye kapitalizmini konu alan hemen tüm çalışmalarda iki ana eksen öne çıktı. Bunlardan birincisi kaynak, ikincisi pazar sorunudur. Kaynak ve pazar sorunlarının bu denli öne çıkması, bir rastlantı ya da bu çalışmaların sahiplerinin öznel tercihlerinden kaynaklanmadı. Kaynak ve pazar ikilisi, karşılıklı belirleyicilik ilişkisi içinde sermaye birikiminin sürdürülmesinin temel unsurları olarak ele alınmalı. Başka bir deyişle,...
BORAN’I ANIYORUZ Geçtiğimiz ay, Türkiye sosyalist hareketinin önde gelen isimlerinden, yıllarını sosyalist mücadeleye adamış bir insanı, Behice Boran’ı yitirdik. Boran’ın 27 Aralık 1975 tarihinde Ankara’da Tüm İktisatçılar Birliği tarafından düzenlenen bir konferansta yaptığı ve Yürüyüş dergisinin 6 Ocak 1976 tarihli 39. sayısında yayınlanan konuşmasını, kendisini bir kez daha saygıyla anarak yayınlıyoruz. Hakim Üretim Biçimi ve...
Son yıllarda oluşan sınırlar içinde Türkiye’de tarımı çeşitli açılardan incelemek, ardından bazı saptamalarda bulunmak, ister istemez toplumun frenleyici ideolojileriyle, hatta bunların kaynaklarıyla karşılaşmak gibi bir sonuca yol açmaktadır. Türkiye’nin Tarım Sayıları İktisadi yapıda tarımın yeri üzerine işaret, belirleme ve akıl yürütmeyi denediğimizde, özellikle üretimin sektörel dağılımında, 1985 yılında (1986 fiyatlarıyla milyar TL.) tarımın toplam üretimin...
İşaret/Notlar
Yükleniyor...
İşaretle
Kapat
Okur Giriş

Parolanızı mı unuttunuz
×
Signup

Already have an account? Login
×
Kayıp Parola

×