Gelenek bu kitabı ile birinci yılını doldurmuş bulunuyor. Bir yıllık bir yayın yaşamında, dünya ve Türkiye sosyalist hareketinin büyük önem taşıdığına inandığımız çeşitli sorunlarına eğilmeye çalıştık. Teorik yanı özellikle ağır basan bir yayın olarak okurdan gördüğümüz ilginin bizi umutlandırdığını söylemek istiyoruz. Okurlarımıza, bu vesile ile teşekkür ediyoruz. Türkiye, bir seçim dönemine daha giriyor. Referandum olayının...
Seçimler, kendine özgü yanlar taşıyan bir madde olarak, bir kez daha sosyalistlerin gündemine girmiş bulunuyor. Seçimlere ve “sosyalistlerin tavrı”na ilişkin, söylenebileceklerin hemen hemen tamamı daha şimdiden söylenmiş durumda. Farklı tutumları savunanları kabaca şöyle sıralamak mümkün: SHP’nin desteklenmesini isteyenler, seçimlerin yalnızca bu an için değil her durumda boykot edilmesini gerekli görenler ve nihayet bağımsız sosyalist adayların...
Elinizdeki 11. kitabımızla birlikte Gelenek‘in 2. cildi tamamlanmış oluyor. Ekim kitabımızın ana konusu Faşizm ve Devlet. İlk yazımız ise yine Gelenek gündemi. Referandum sonuçları ve erken genel seçimlerde sosyalist tutuma ilişkin düşüncelerimiz yer alıyor. Gündemin hemen ardından İ. Suphi Candemir’in kısa ancak önemli bir eleştiri yazısı var: “Küfür Romanlarına Hayır, Plebyen Küfürlere Evet” başlığını taşıyan...
Referandum, erken genel seçimler ve belki de yakın gelecekte yapılması muhtemel belediye seçimleri Türkiye gerçeklerinin üzerine bir sis perdesi gibi ustaca örtülüyor. Türkiye’nin gündemi üzerinde sosyalist solun hemen hiçbir objektif etkisi olmadan düzenin sadık siyasal güçlerince ve tamamıyla düzenin çizilen sınırları içinde belirleniyor. Bu sınırlar üzerine yapılan pazarlıklar sistemin daha bir sağlam hale getirilmesiyle sonuçlandırılıyor....
Bu kitabımıza okurlarımıza yönelik bir notla başlamak istiyoruz. Gelenek, okurlarından çeşitli konulara ilişkin mektuplar, yazılar alıyor. Bunlardan bir bölümü, yayınlanması dileğiyle bize gönderiliyor. Hemen belirtelim ki Gelenek güncel ve teorik konulardaki değerlendirmelerinde bu tür katkılardan büyük ölçüde yararlanıyor. Ancak, sözü edilen yazılardan kimilerinin Gelenek‘te oldukları gibi yayınlanmaları, çeşitli nedenlerden ötürü mümkün olmuyor. Okurlardan dileğimiz, “yayınlanma”...
Bugün Türkiye’nin siyasal arenasında bir büyük danışıklı dövüş yaşanıyor. Egemen sınıfların siyasi temsilciliğine talip olan siyasal gruplar, anlaştıkları zeminde, egemenlik ilişkilerinin her ne pahasına olursa olsun devamı zemininde, kendi siyasal kariyerlerini de ortaya koyarak, bu ilişkilerin devam biçimine hangi siyasi grubun damgasını vuracağı üzerine mücadele veriyorlar. Çeşitli burjuva siyasal partileri, sömürünün ve burjuva egemenliğinin devamının...
Türkiye solu tartışıyor. Türkiye solu pek çok sorununu tartışıyor. Bu arada, ağırlığını geleneksel sol’un oluşturduğu kesimde “legal sol parti” sorunu gündemde giderek başlıca yeri alıyor. Gelenek, bir önceki kitabında, konuya yaklaşımının genel hatlarını ortaya koymuştu. Burada da sürdürmek, önemli kimi noktaları açmak istiyoruz. Türkiye solundaki çeşitli tartışmalara katılanlar, hangi düzeyi sergiliyor, ne tür bir birikimi...
Gelenek’in bu kitabı, Temmuz – Ağustos kitaplarını birlikte içeriyor. Bu durumda okurlarımızla yeniden, Eylül başında buluşacağız. Son aylarda, legal sol parti tartışmalarına sol’dan daha geniş bir kesim katılmaya başladı. Bilindiği gibi Gelenek‘in önceki kitabı sorunu “Gelenek Gündemi”nde genel hatlarıyla ele almıştı. Bu kitapta da “Gündem” aynı konuya ilişkin. Geçmişteki legal sol parti deneyimle rinden birkaçı...
Türkiye’de sosyalist parti tartışmaları, yeni boyutlar kazanarak önümüzdeki dönem de süreceğe benzemektedir. Büyük çoğunluğunu sol liberallerin oluşturduğu kesimin bir süre önce başlattığı tartışmaların ise eski canlılığını artık tümüyle yitirdiği gözleniyor. Sosyalist kadroların, özellikle Zemin ve Saçak gibi dergilere yansıyan bu tartışmalardan uzak kalması iki ayrı yaklaşımın sonucu olabilirdi. İlk olarak, ilkeleri ve kadroları ne olursa...
“Yasaksız bir Türkiye’de çalışmak istiyoruz.” TKP Genel Sekreteri Haydar Kutlu, önce Güneş, ardından Yeni Gündem, son olarak da Milliyet’te yayınlanan röportajlarda ‘yeni yönelişler” sergiledi. NATO’dan ayrılmayı “gereksiz”, AET’ye girmeyi ise yalnızca “zamansız” bulan saptamaları da içeren bu yöneliş ne ölçüde “yeni”dir? Gerçekte TKP, Türkiye sosyalist hareketinde kendine sürekli bir yer edinen demokrat-Kemalist eğilimin en berrak...