Türkiye solunda ve aslında dünya solunun büyük bir bölümünde, kapitalizmin güncel dinamikleri ve muhtemel yönelişlerinden söz açıldığında tekrarlanıveren birkaç cümle var. “Bunalım derinleşiyor, çelişkiler had safhada, kapitalizm çöküyor…” İster 60’ların, ister 70’lerin, isterseniz bugünlerin siyasi yayınlarını açın, belli nicel farklılıklar dışında bu tür ifadelere rastlamak mümkün. Teori alanında ise bir, bu söylemin arka planını örme...
Türkiye kapitalizmini konu alan hemen tüm çalışmalarda iki ana eksen öne çıktı. Bunlardan birincisi kaynak, ikincisi pazar sorunudur. Kaynak ve pazar sorunlarının bu denli öne çıkması, bir rastlantı ya da bu çalışmaların sahiplerinin öznel tercihlerinden kaynaklanmadı. Kaynak ve pazar ikilisi, karşılıklı belirleyicilik ilişkisi içinde sermaye birikiminin sürdürülmesinin temel unsurları olarak ele alınmalı. Başka bir deyişle,...
Artık sınıflı toplum eleştirisini içeren bilimsel sosyalist değerlendirmeler “çağımız kapitalizmden sosyalizme doğru geçiş çağıdır” önkabulüyle başlamıyor. Oysa sanayi devrimi yaklaşık 200 yıl önce modern sınıfların birbirlerine bıçak çektikleri bir kavga alanı yaratırken, iktisatla da ilgilenen bir doktor, Quesnay, sınıfların iktisadi çıkarlarının uyumlulaştığını betimleyen bir tablo üretmişti. Uyumu ve dengeyi arayan burjuva ideologları, iktisatçılar 20.yy’ın sonlarına...
Ekonomi-politiğin kökü merkantilizme kadar uzanan serüveni sonlandı mı? Yoksa burjuva biliminin, cennet bahçesinden kovulan bu bilim burjuvaziye yönelik tehdidini yitirmeksizin varlığını sürdürecek mi? Burjuvazinin yükseliş çağında feodal üretim biçiminin tarihsel olarak aşılmış olduğunu göstermenin bilimi olarak en yüksek noktasına ulaşan burjuva ekonomi-politiği, toplumsal yükselişini törelleştirdiği burjuvazi tarafından ihanete uğratıldı. Marx, Kapital‘in birinci cildinde, Ricardocu ekonomi-politik...
Sermayenin gerçek engeli Sermayenin kendisidir. Karl Marx Bu çalışmanın amacı, Türkiye kapitalizminin güncel bunalımı, dinamikleri ve burjuvazinin bu bağlamdaki ekonomik-politik manevra alanlarının belirlenmesi ile ilgili başka bir çalışmanın yaklaşım çerçevesini oluşturmak. Amaç bu olunca, bazı noktaları açıklığa kavuşturmak gerekiyor. Birincisi, marksist bunalım teorileri üzerine geniş bir inceleme yapmak, bu alanda hiç söylenmemiş yeni düşünceler üretmek...
Faşizm ve ekonomi politik… Marksist ekonomi politik ile III. Enternasyonalce üzerinde en son mutabık kalınan faşizm tahlili yanyana getirilince ne yazık ki faşizmin ekonomi politiği çözümlenmiş olmuyor. Çünkü böylesi bir arayışın içine sanıldığından çok daha fazla konjonktürel zorunluluklar siyasi parametreler ve teorinin kendi içinde taşıdığı eşitsizlikler siniyor. Bugün bilimsel sosyalist gelenekte iktidar perspektifi dışına düşmüş...
Batıda sosyal bilimler tükenişlerini yaşıyorlar. Bunların başında ise iktisat geliyor. Burada ayrım yapmadan, hem burjuva, hem de marksist iktisadı kastediyorum. Burjuva iktisadı bilimsel anlamda Ricardo’da sona erdi ve Marx tarafından aşılarak yerine oturtuldu. Bilimsel anlamda sona eren burjuva iktisadı varlığını başka biçimde sürdürüyor. Batı üniversitelerinde oynanılmasından büyük zevk alınan bir oyuncak olarak. Ancak, bu kadarla...
BORAN’I ANIYORUZ Geçtiğimiz ay, Türkiye sosyalist hareketinin önde gelen isimlerinden, yıllarını sosyalist mücadeleye adamış bir insanı, Behice Boran’ı yitirdik. Boran’ın 27 Aralık 1975 tarihinde Ankara’da Tüm İktisatçılar Birliği tarafından düzenlenen bir konferansta yaptığı ve Yürüyüş dergisinin 6 Ocak 1976 tarihli 39. sayısında yayınlanan konuşmasını, kendisini bir kez daha saygıyla anarak yayınlıyoruz. Hakim Üretim Biçimi ve...
Bugün, Gorbaçov açılımı ile yeniden gündeme geldi: Kimileri, sosyalizm mücadelesinden “demokrasi mücadelesine” geçişlerini “glasnost” sloganıyla tescil etmeye çalışırken, 17’yi başından beri anlayamayanlar “İşte liberalleşme başlıyor!” türküsünü söylüyor. Olması gerekenler ile varolanlar arasında çelişki görüp, sosyalizmin “doğal mecrasından çıktığına” inananlar ise “Sovyet revizyonizmi” teşhislerine kanıt buluyorlar… Batının bile Sovyetlerdeki son açılımları değerlendirirken ilk umutlarını yitirip durumdan...
Giriş Gorbaçov açılımları, Sovyetler Birliği’nde sosyalizmin gelişim süreci içerisinde ortaya çıkmış bulunan nitelikçe yeni bir aşamaya denk düşüyor. Değişim, kaçınılmaz olarak Türkiye solunun tartışma gündemine de yansıdı. Türkiye solunun değişik topluluklarının, tartışmalara yönelik olarak eşitsiz bir ilgi içinde oldukları gözleniyor. Gorbaçov dönüşümlerine büyük ilgi gösteren toplulukların başında liberal sol çizgiler geliyor. Gorbaçov’a bayılıyorlar. Perinçek, kendisine...
İşaret/Notlar
Yükleniyor...
İşaretle
Kapat
Okur Giriş

Parolanızı mı unuttunuz
×
Signup

Already have an account? Login
×
Kayıp Parola

×