Sunuş yerine Az gelişmiş bir ülke olarak Türkiye, kendine özgü bir sermaye sınıfına sahip. Ülkenin iki yüz yıllık dinamikleri, Dünya’nın başka bir yerinde görülmeyecek denli korkak ve bir o kadar da beceriksiz bir sermaye sınıfı yaratmıştır. Korkaklık ve beceriksizlik “pişkinliği” beraberinde getirir. Sermaye sınıfımız, arkasındaki sefil tabloya bakmaksızın Cumhuriyet tarihi boyunca, özellikle de son elli...
Özellikle 2001 yılında dünya ekonomisindeki durgunluk sonrasında Avrupa Birliği’ nin ABD’ nin emperyalist sistem içerisindeki hegemonik rolünü AB’ ye devretmekte olduğu yolunda bir kanı ortaya çıktı. Bu kanının temel dayanağı ABD’ nin yüksek cari açığına ek olarak bütçe açığının da artması, başka bir deyişle ABD’ nin dış finansman ihtiyacının artık sürdürülemez bir seviyeye çıkmasıydı. Bu...
Giriş: Yoksulluk kavramı marksizme içkin mi? Yazıya başlarken sorulan bu soru kimseyi şaşırtmamalı; genel anlamda yanıtının “hayır” oluşu da… Nedeni ise birincisi, kavramın niteliğinde, ikincisi, marksizmin topluma bakış yönteminde gizli. İlkinden devam edecek olursak, yoksulluk, özü itibariyle bir göreliliği içerir. Toplumsal ölçekte yapılan üretim sonucu oluşan “toplumsal ürün” den tekil bireylerin aldığı pay, sahip olduğu...
  Kapitalizmin üniversitelerinde Marx’a pek çok değişik sıfat atfediliyor: Sosyolog, filozof, siyaset bilimci, iktisatçı… Marksizmin bu sıfatlardan sadece herhangi biriyle tanımlanabilecek bir düşünürün ürünlerine indirgenemeyeceği onu az da olsa tanıyan herkesin malumudur. Marksizmin akademide nasıl parçalara ayrıldığı bir tarafa, bu sıraladığımız sıfatlarla yapılan tanımlardan en cılızının sonuncusu, yani “iktisatçı Marx” olduğuna dikkat çekelim. Akademi Marx’ı...
Bugün, dünyanın neresinde olursa olsun komünistlerin önünde duran görevlerin başka tarihsel dönemlere göre daha güç ve karmaşık olduğunu kabul ederek başlamak gerekiyor. Söylenen, ilk bakışta, öteden beri vurguladığımız belirli gerçeklere ters düştüğü izlenimi verebilir. Öyle ya, sosyalizm alternatifinin zorlayıcılığından kurtulan kapitalizm kendi çıplak yüzünü artık daha pervasızca sergilemiyor muydu? Son on yılda birbiri ardına patlak...
Komplo teorisi meraklılarının SARS virüsü konusunda ne söyleyeceğini tahmin etmek hiç de zor değildi: Söz konusu virüs başta Çin olmak üzere Uzakdoğu Asya ülkelerinin hızlı yükselişini durdurmak ve böylece dünya liderliği konusunda kendisine rakip olmalarını önlemek isteyen ABD tarafından geliştirilmişti. Bu virüsün yalnızca “sarı ırk”ı etkilediğini iddia edenler bile çıktı… Çin dahil olmak üzere Uzakdoğu...
Emperyalizm ve savaş ile ilgili panel, seminer ya da söyleşilerde ısrarla gelen bir soru var: Emperyalist ülkeler arasında yeni bir savaşın patlak vermesi olası mı? Hayır, derseniz, emperyalistler arasındaki çelişkilerin zayıfladığı ve sarsılması hiç kolay olmayan bir egemenlik sisteminin kurulduğu tezini desteklemiş olursunuz. Dahası, “Emperyalizmin militarist yanının zayıfladığını söyleyebilir miyiz?” ya da “Emperyalistler arası paylaşım...
Reel sosyalizmin çözülüşü, sosyalizme olan inançlarını yitirmeyenlerin genel bir “eziklik hissi” yaşamasına yol açtı. Aksi düşünülemezdi zaten… Aradan geçen süre içinde gerek dünyada gerekse Türkiye’de yaşananlar, kapitalizm karşıtlığının çok daha büyük bir özgüvenle yapılmasını mümkün kıldı. Ancak “eziklik hissi”nin tümüyle aşılamadığı başlıklar hala var. Özellikle de, reel sosyalizmin çözülüşünden çıkarılması gereken dersler konusunda. Bunun öncelikli...
Kapitalizmde bireyleri, örgütleri, toplumları eğiten, ilerlemeyi sağlayan temel dinamik piyasadır. Neyin iyi, neyin kötü olduğuna piyasa karar verir. Kötü yönetilen şirketlerin değeri düşer ve o şirketi daha iyi yönetebilecek birileri satın alır. Hata yapan kapitalistler iflas eder. Hata yapan emekçiler işlerini kaybeder, aç kalır veya ölür. Böylece, hem bireyler hem de toplum daha verimli olmayı...
Sanayisiz bir kapitalizm olabilir mi? Bu yazı, en özet ifadeyle bu soruya yanıt arayacak. “Postendüstriyel toplum tezi”, sanayisiz bir kapitalizmin varolabileceğini öne sürmekte ve en azından kapitalist hiyerarşinin en tepesindeki ülkelerde sanayi üretimin ve istihdamının giderek düşmesini buna kanıt olarak göstermektedir. Yani postendüstriyel toplum tezine göre kapitalizmin giderek sanayisizleşmesi, tıpkı küreselleşme süreci gibi kaçınılmaz bir...