“Milyonluk bir kentin türlü duraklarında Durdu baktı şakırdayan yağmura Yoktu ama su” “Ve yakında küçük bir itki, çığı harekete geçirmeye yetecek...” Engels, 1845 tarihini taşıyan ve ilk eserlerinden olan İngiltere’de Emekçi Sınıfın Durumu kitabına bu öngörü ile son veriyor. Sonrasında kitaba ilişkin “cesurca bir umutla yazılmış” dese dahi, söz konusu “cesurca umut”, 19. yüzyılda kapitalist...
Nazım hakkında söz söylemek gerektiğinde hep onun dehasından, Türk şiirine kattıklarından, evrensel ölçekte bir değer oluşundan söz edilir. Oysa Nazım kendi yetenekleri ile çağının doğurganlığı arasında oluşan bir kişiliktir. Şiirinden, siyasal kişiliğine kadar bütün yönleri ile Nazım, doğurgan bir çağın yetenekli çocuğudur. Nazım’a verdiğimiz önemin bu niteliğinden kaynaklandığını inkâr edebilir miyiz? Nazım’ın Türkçe şiirde açtığı...
Nazım Hikmet’in vatandaşlığının kendisine iade edilmesi için 500 bin imza topladık. Okur kampanyanın seyrini biliyor olmalı. “(Komünist) Nazım’a Vatandaşlık” kampanyası, iki boyutlu olarak sürdürüldü desek yerinde olur. Birinci boyutu, Nazım’ı ve mücadelesini mümkün olduğunca geniş kitleler nezdinde canlandırmak ve meşrulaştırmaktır. 500 bin imza her şey bir yana bu hedefe denk düşüyor. Bu 500 bin imzanın...
  “Cephanelikler isyancılar tarafından yağmalandı. Fakat isyancılar saat 11:00 sularında kontrolü yeniden ele geçirecek olan ordu birliklerinin şiddetli direnişiyle karşılaştılar. 5i kadın olmak üzere yaklaşık 66 isyancı öldürüldü veya aldıkları yaralar sonucu hayatlarını kaybettiler hükümet güçleri ise 28 kayıp verdi. 24 saat içinde hemen hemen 300 tutuklama yapıldı ve toplam tutuklama sayısı yaklaşık 700ü buldu....
“Ben bir rastlantıyla okuma olanağı bulmuştum. Açların, çıplakların, okumayanların yerini, şans bize gülmüş, biz doldurmuştuk. Peki bana bunları kim veriyor diye sorduğumda, o günlerdeki yanıtım devlet oluyordu. Daha sonra devlet kimi temsil ediyor sorusuyla asıl karşılığını buldum. Halk veriyordu, Türkiye gibi okumayanların milyonları bulduğu bir ülkede okuyabilenleri aslında halk okutuyordu… bu borç ödenmez, ama ödemeye...
Bitişinin altına imza atılmış bir imparatorluktan ulusal temelleri olan yeni bir devlet yaratma kavgasının hemen başında olan Mustafa Kemal, giriştiği işin ciddiyeti ve siyasi temelleri konusunda emperyalizme güvence vermeye çalışırken 22 Eylül 1919’da ABD’li General Harbord’a şöyle diyordu: “…bolşevizme gelince, onun bize nüfuzunu önleyen dinimiz, ananelerimiz ve sosyal bünyemiz göz önüne alınırsa, bu doktrinin memleketimizde...
Dünya devrim tarihi süreklilik ve kopuş diyalektiğiyle açıklanabilir. Her yeni dönem eski dönemlerin bir devamını, ama öte yandan eski dönemlerden bir kopuşu ifade eder. Sınıf mücadelelerinin ve komünist hareketin bu seyrini anlamayanlar her zaman mücadeleden geri düşmüşlerdir. Kendi dönemlerine takılıp kalanlar, kendi dönemlerinde uygulanan politikaları, yönelimleri “mutlak” olarak görenler ile kopuşların o kendini dayatan zorunluluğuyla...
Onuncu yılını geride bırakmaya hazırlanan Gelenek Kitap Dizisi’nin temel iddialarından birisi, sosyalist hareketin mirasını en ileri unsurlarıyla geleceğe taşımak oldu. Siyasal mücadelemizi bu anlayışla ördük. Eğrisiyle-doğrusuyla sosyalist hareketin tarihini bir bütün olarak sahiplenirken hiç gocunmadık, sosyalizm mücadelesine hayatını adayan bütün devrimcileri, çizgisi ne olursa olsun, yoldaş bildik. Kitap dizimizin bu sayısında portreler köşesinde, Türkiye İşçi...
Sevdalınız Komünisttir Annelerin ninnilerinden spikerin okuduğu habere kadar, yürekte, kitapta ve sokakta yenebilmek yalanı, anlamak sevgilim, o, bir müthiş bahtiyarlık, anlamak gideni ve gelmekte olanı. 1946 – Bursa Hapishanesi Nazım Hikmet,Türkiye toprağında sosyalizm mücadelesinin temelini atan geleneksel sol kuşağın bir temsilcisi. Büyük Ekim Devrimi’nin coşkusuyla mücadeleye giren “ilk komünist partililer’ kuşağı, daha kavganın başında iken...
Bu yazıda, yirmi yedi yıllık kısa bir yaşamı, ardından bu kadar çok konuşulan, bu kadar çok ardılı olan bir hareketin önderini anlatmaya çalışacağız. Mahir Çayan’ı anlatmak için, güçlü bir sosyalist blokun olduğu, sosyalist blok ile kapitalist blok arasındaki mücadelenin tüm yerel mücadele süreçlerini üst belirlediği bir döneme geri dönüp, “devrimci TİP muhalefeti”ne, Dev-Genç’e ve onun...