İddia edilen odur ki, neoliberalizm ve kapitalist küreselleşme iflas etti. Doğal kaynakların sınırsız ve hesapsız tüketimi, kamu hizmetlerinin tümden ticarileştirilmesi, reel sosyalizmin çözülüşü sonrası beklenen barış ve demokrasi ikliminin gelişimi yerine otoriter rejimlerin ortaya çıkması, servet ve gelir eşitsizliğinin görülmemiş ölçüde artması, söz konusu iflasın başlıca nedenleri arasında sıralanıyor.  Sınıflı toplumlarda mevcut düzenin iflas etmesi,...
Sınıflar mücadelesinin kapitalizmdeki değişmeyen kuralı, emek sermaye çelişkisinin patron ile işçiyi karşı karşıya getirmek zorunda olmasıdır. Değer yaratıcısı olan sınıf, yarattığı değerin sahibi de olmadıkça, değere el koyan sınıfla karşı karşıya gelmesi kaçınılmaz. Bu çelişki kapitalizmde ortadan kaldırılamaz, sermaye düzeni bunun üzerine kurulu zaten. “Nasıl ki doğa, boşluktan nefret ederse, sermaye de kârsızlıktan ya da...
Emek ile sermaye kapitalist sistemde her daim karşı karşıya gelir. Bu karşı karşıya gelişler kimi zaman şiddetliyken, kimi zaman daha dar ve lokal kalır. Uzlaşı dönemleri vardır örneğin. İşçi sınıfının sermaye sınıfını iktidardan alaşağı ettiği ülkelerin dünya coğrafyasının neredeyse üçte birine ulaştığı dönemde kapitalistler geri kalanında daha fazlasını paylaşmak ve bunu bir kurala bağlamak zorunda...
  Bir miktar karikatürize edilmiş olsa da başlıktaki bu soru, konuyla ilgili tartışmaların sığlığına işaret etmek için özellikle tercih edildi. Önce bu soruyu soruyor, sonra sınıfın içinde kentli bir öbek aramaya koyuluyoruz. Sürdüğümüz iz bizi bir bakmışsınız “beyaz yakalılara” ulaştırıyor. Olmadı kadın emeğini keşfediyor ya da genç işçileri buluyoruz. Geriye kalan ise “kentli olmayan diğerleri”...
Gezi direnişi 27 Mayıs gecesi başladı. Süre olarak bir aya yayıldı ve bir halk hareketine dönüştü. Halk bu süre boyunca diktatöre, kimi zaman Gezi Parkı içinde dayanışmacı bir yaşam örneği vererek, kimi zaman polisin gazına-copuna sokak sokak barikat kurarak, kâh penceresinden komşusuyla tencere tava çalarak, kâh caddeleri/meydanları daha önce görülmemiş kalabalıklar halinde doldurarak başkaldırdı. Direniş...
Son aylarda parça parça işçi eylemlerine tanık oluyoruz. Çoğu küçük sayılabilecek bu eylemler, bu ölçeklerine rağmen kimi örneklerde gündemi işgal etmeyi başardı. Topkapı Şişecam işçilerinin işyerlerinin kapanmasına, havayolu emekçilerinin işten çıkarmalara ve grev yasağına, maden işçilerinin iş cinayetlerine, sağlık emekçilerinin taşerona, metal işçilerinin sarı sendikaya, kargo işçilerinin sendikasızlaştırmaya, kamu emekçilerinin haklarını tehdit eden kanun hükmünde...
Kapitalizmde kriz kaçınılmaz. Krizin özü düzenin iktisadi temeli olan mülkiyet ilişkisinde saklı. Üretim araçlarının mülkiyetine sahip sınıf, mülksüz diğerlerinin emeğini sömürerek zenginlik elde ediyor. Bu el koyma biçimi, toplumsal ilişkileri düzenliyor. Hukuk, eğitim, ideolojiler bunun çevresinde şekilleniyor. Koca bir sömürü düzeni böyle ortaya çıkıyor. Bakmayın “koca düzen” diye tanımlandığına. Alabildiğine çarpık, bütünüyle irrasyonel bir düzen...
İşaret/Notlar
Yükleniyor...
İşaretle
Kapat
Okur Giriş

Parolanızı mı unuttunuz
×
Signup

Already have an account? Login
×
Kayıp Parola

×