İrlanda: IRA iktidara mı geliyor?

Bu makalede okuru tarihin derinliklerine hapsetmeyeceğim. Makalenin ana amacı, İrlanda’nın bugününe ışık tutabilmektir. İrlanda’nın bugününü anlayabilmek için yoksul emekçilerin ve onların çocuklarının gerçekliğine ayna tutmaya çalışacağım. Aynadan yansıyan bu suretleri okuyucunun daha iyi anlayabilmesi için tarihsel uğraklardan ve temel kesişim noktalarından referanslarla günümüze doğru ilerleyeceğim. Bu derinlikli bir tarih analizinden daha çok temel bilgilerin verildiği…

Devamı...

“Birleşmiş Milletler Kadın On Yılı” | Soğuk savaş ve sosyalizmin kadın cephesi – II

“Merkezi planlı ekonomilere sahip ülkelerde kadınlar birçok alanda daha fazla ilerleme kaydetmiştir. Bu ülkelerdeki kadınlar, toplumsal ve ekonomik gelişmeler ve barış silahsızlanma detant uluslararası işbirliği için aktif mücadele de dahi olmak üzere, ülkelerindeki kamusal hayatın tüm diğer alanlarında aktif olarak yer almıştır. Ulusal mekanizmaları hâlihazırda yeterli finansal kaynak aktarımı ve vasıflı çalışanlara sahip merkezi planlı…

Devamı...

Söyleşi: Pakistan emperyalizmin çıkarına rol oynadıkça Afganistan’a barış gelmeyecek

Taliban’ın Afganistan’ı ele geçirmesinden sonra bölgede ilk tepki veren komünist partilerinden biri Afganistan’ın doğu komşusu Pakistan’ın Komünist Partisi idi. Pakistan devleti, Afganistan’la komşuluğun ötesinde bölgede on yıllardır emperyalizm ve gericiliğin etkisinde sorumluluğu olan bir aktör. Bu zorlu ülkede mücadele eden komünistlerle Eylül ayında bir söyleşi yaptık ve güncelliğini koruyan değerlendirmelerini okurlarımızla paylaşıyoruz. Pakistan Komünist Partisi…

Devamı...

Osmanlı Devleti’nin el konan savaş gemilerini 2021’de hatırlamak – Bir başka 29 Ekim yazısı

NATO kendi müttefiklerine ne kadar güveniyor? Önce Rus S-400 hava savunma sisteminin müşterisi olan Türkiye’nin F-35 projesinden çıkarılması ve sonra Fransa’nın Avustralya’yla imzaladığı denizaltı ihalesinin iptali, her şey bir yana, NATO içinde büyüyen çatlaklar olduğunu ortaya koyuyor. Bir müttefik ülkenin ısrarla hava savunma sistemlerinden yoksun bırakılması ya da bir başka müttefikin beş yıl önce imzaladığı…

Devamı...

İşçiler ve Kürtler

Büyük Ekim Devrimi’nden öğrenmeye devam ediyoruz. Aradan yüz yılı aşkın zaman geçmesine, Ekim Devrimi’nin doğrudan ürünü, mirasçısı olan Sovyetler Birliği’nde kapitalizme geri dönüşün bile otuz yılı aşmasına karşın, devrim stratejisini ilgilendiren bütün akıl yürütmelerin yolu 1917 Rusya’sından geçiyor. Bu kadarı bile kapitalist restorasyonun Leninizm için yenilgi anlamına gelmediğini göstermez mi? Kuşkusuz kimse tartışırken Bolşevik deneyimi…

Devamı...

Burjuvaziyle ittifak: Hep oyaladı, hiç bitmedi!

Aslında tam tersi düşünülür değil mi? Yani burjuvazinin şu ya da bu bölümü ile (ya da hatta bütünüyle) ittifak kurulamadığı, kurulsa bile dağıldığı… Tarih, solun tarihi, ama örtük ama açıktan, burjuvazi ile ittifak kurulması tartışmalarıyla dolu. Sanırsınız ki burjuvazi ile ittifak hiç kurulmamış; onca utangaç tartışmaya rağmen aranan ittifak bir türlü oluşmamış. Ama bu yazıda…

Devamı...

Komünist strateji, Avrupa’da yenilgi ve Afganistan’da trajedi

Geçtiğimiz ay içinde Afganistan’ın hızla Taliban yönetimine bırakılması özellikle Batı’da “kaygı, panik” ve hatta yer yer “infial” ile izlendi. Belki çoğu kişi yakın geçmişi hatırladı: İslam Devleti’nin Irak’ın kuzeyini ve Suriye çöllerini 2014’te hızla ele geçirmesini. Benzer bir halin yeniden yaşanacağı, “islamcı kökten-dinciliğin” dizginlerinden boşaldığı ve yeni trajik olayların kapısının aralandığı düşünüldü. Bu kaygıları besleyecek…

Devamı...

Sermaye ve devlet faslında kanlı bir Zübükzâde öyküsü

Hiç düşündünüz mü, Süleyman Demirel’in[1] “vecize”lerinden en ünlüsü “dün dündür, bugün bugündür”, neden “yaşamın diyalektik akışında doğan yeni olgulara”, “değişen somut koşulların analizi sonucu yeni bir siyasal konum ve söyleme” yorulmaz hiç? Bir totoloji örneğidir, yanlışlanamaz, dün gerçekten dündür, bugün de bugün, ama neden, sağcılığın politik manevralarının omurgasızlığına ve aldatmayı maharet bellemiş demagogluğa örnek olarak…

Devamı...

Yıldönümünde “Küba Toprak Reformu” üzeri̇ne

Küba Devriminin 17 Mayıs 1959 tarihli nihai Toprak Reformu Yasası dünya tarihi açısından önemli bir örnek teşkil etmektedir. Yasa, yalnızca 1953’teki Moncada Kışlası saldırısı sonrasında, Fidel’in tarihi savunmasında aktardığı, devrimden sonra hemen yürürlüğe koyacaklarını açıkladığı 5 temel ilkeden 2’sinin hayata geçmesi olmadı, aynı zamanda Küba’nın gelecekteki devrim mücadelelerine sunduğu en özgün katkı, “muhtemelen bu kadar…

Devamı...

26 Temmuz Hareketi’nin işçi sınıfıyla imtihanı

Küba’da devrimin özgünlüğü üzerine çok şey söylendi. Küba devrimi, gerilla mücadelesine dayalı stratejisiyle Avrupa’daki işçi sınıfı devrimlerinden, kentli işçi sınıfı hareketiyle buluşma becerisiyle Latin Amerika’nın gerilla mücadelelerinden farklılaştı.  Fidel ve arkadaşları sosyalist devrim için yola çıkmadılar; Batista’ya ve onun temsil ettiği yolsuzluk, adaletsizlik ve baskı düzenine karşı yurtseverlik bayrağı altında radikal demokratik bir mücadele başlattılar….

Devamı...
İşaret/Notlar
Yükleniyor...
İşaretle
Kapat
Okur Giriş

Parolanızı mı unuttunuz
×
Signup

Already have an account? Login
×
Kayıp Parola

×