5 Mart 2002 tarihli Yediot Ahronot gazetesine göre, İsrail Altyapı Bakanı Avigdor Lieberman bir önceki gün gerçekleştirilen kabine toplantısında “Filistin saldırılarını durdurmak için yeni bir plan” öneriyor. “Filistinlileri üç gün içinde pes ettirecek” bu plana göre, Gazze ve Batı Şeria bombardımana tutuluyor, Filistin lideri Yaser Arafat’ın bürosunun elektrik ve telefonları kesiliyor, ziyaretçi kabul etmesi engelleniyor....
Sevgili yoldaşlar, Öncelikle bu önemli konferansı düzenleyen Belçika Emek Partisi’ne teşekkür etmek istiyorum. Ayrıca Sosyalist Kore halkına ve Kore İşçi Partisi önderliğine emperyalizmin saldırganlığına karşı mücadelelerinde başarılar diliyorum. Benim ülkem, Amerika Birleşik Devletleri’nin Kore halkının irade ve çıkarına karşı provokasyonun bir sonucu olarak çıkan Kore Savaşı’na asker gönderme kararının kısa bir süre ardından NATO’ya üye...
Yazının başlığında ifade edilenleri “ortalama insan bilen insan ve solcu insan için” diye kategorilere ayırmak istiyorum. Tabi “biz komünistler için” nelerin değişip nelerin değişmediği de yazıda değerlendirilecek. Ortalama insanı dev propaganda mekanizmaları tarafından eblehleştirilmiş ve çaresizliğe itilmiş pasif konumdaki “kitleler” olarak tarif edebiliriz. Bu kategoride kendisine dayatılana “inanma” “ikna olma” “benimseme” gibi yaklaşımlar geliştirenlerin yanında...
Parlamenter demokrasi tarihinin üç uzun yüzyılı skandalların bozulmaların aldatmacaların en bayağı entrikaların ve seçim hilelerinin art arda dizilişinden başka bir şey değildir. Buna rağmen kapitalist bir toplumdaki “demokrasinin kusurları”ndan söz etmek hiçbir burjuva politikacı ya da gazetecinin aklının ucundan dahi geçmemiştir. Yine de parlamenter burjuva demokrasisi feodal mutlakçılığa göre tarihsel bir ilerlemeyi temsil ediyordu. Parlamenter...
Marx en az Fransa üçlemesi kadar değerli ve keyifli Neue Rheinische Zeitung yazılarından birisinde şöyle diyor: “Burjuvazinin ticari ve endüstriyel kesimleri kendilerini karşı-devrimin kollarına atıyorlar. Sanki karşı-devrim devrimin uvertürü değilmiş gibi…” (Marx; 21 Ocak 1849) Şaşırtıcı gelebilir. Çünkü sınıflar mücadelesi tarihi, devrim ve karşı-devrimin aynı momentin zıt kutupları olduğunu söyler. Karşı-devrimlerin “gerçekleşmeyen” ya da “gerçekleştirilemeyen”...
  Fazilet Partisi kapatıldı da, bir kez daha gördük kimin ne olduğunu… Ufuk Uras demokrasiye giden yolun partiler mezarlığından geçmediğini söyledi. Ecevit üzülmüştü. Mümtaz Soysal bir TV kanalında sıcağı sıcağına soruya maruz kaldığında yurt dışında idi ve mahkeme sonucunu da bu vesileyle öğrenince “kambura yattı”: Siyasetçi kimliğini ellemedi ve cebinden “Anayasa hukukçusu” kartını çıkarttı öyle...
  Bizim marksist ya da ilerici aydınlarımızın bir bölümü (büyük bir bölümü demek yaralayıcı olacak) neden aydınlanmacılıktan bu kadar korkuyorlar? Hadi peşin hüküm vermeyelim, “cılık” demeyelim de daha kategorik bir kavram kullanalım; “Aydınlanma” neden onlar için kopulması gereken bir dönem? Marksistten ve aydından söz ediyoruz. Kendisine bahşedilen “ışık tutucu” sıfatın kaynağındaki bir büyük mücadeleye bu...
  Türkiye, yeni yoluna arızalı bir motorla devam edecek Egemen sınıfın tüm kesimlerinden “deniz bitti” sözünü duymak mümkün hale geldi. Artık neredeyse mafya bile bu sözleri sarf edebilir cesarette. Türkiye’nin enflasyondan vazgeçme ve paylaşımı, üretim artışının önünü kesmeyecek biçimde yeniden düzenleme operasyonuna giriştiği, bu operasyonda da krizi, kriz yönetimini, emperyalist merkezlerin yönetim ve yönlendirme aygıtlarını...
  “Zaman zaman gözleri sıkıntıya, yorgunluğa benzer bir şeyle bulanıyordu; ama yalnız çehresinin değil bütün varlığının hakim ve devamlı ifadesi olan rehaveti, ne yorgunluk, ne de sıkıntı bir an olsun bozabiliyordu. Gözlerinde, gülüşünde, başının, ellerinin her hareketinde rahat, açık, temiz bir ruhun ifadesi parlıyordu. Kayıtsız ve sathi bir göz Oblomov’a şöyle bir bakar ve ‘iyi...
18 Nisan seçimlerinde faşist partinin elde ettiği oy miktarı, faşizmi ve faşist hareketi, daha fazla tartışılan konular haline getirdi. 80 öncesinin popüler sol içi tartışma gündemi “faşizm” ve “faşist hareket” üzerine sol, artık daha fazla düşünmektedir. Fakat bunu bir düşünce egsersizinin ötesine, güncel siyaset içinde bir yerlere oturtmak gerekmektedir, 12 Eylül 80 sonrasından beri fazla...