Hakkında sayısız şey söylenebilir, ki söylendi. Hakkında ciltlerce kitap yazılabilir, ki yazıldı. O yüzden, ve kaçınılmaz olarak, insanlık tarihine damga vurmuş, dolu dolu bir yaşam sürmüş her büyük kişiliğe dair birşeyler yazmak isteyen herkesin karşı karşıya kaldığı soruyla biz de muhatabız: Hangi yönünü anlatmalı? Neresinden tutmalı? Yanıtımın kişisel, ve biraz da duygusal olduğunu itiraf etmeliyim....
Bir partinin varlığının, ne kadar süreceğini kimsenin öngöremeyeceği uzun bir tarihsel dönem boyunca toplumumuzun siyasi örgütlenme biçimi olması gerektiğine dair derin bir inanç taşıyorum. Fidel Castro Eski bir CIA ajanı olan Philip Agee, 1987 Martında Ground Zero dergisine verdiği bir röportajda, Alfredo Grimaldos tarafından 2006 yılında yazılan ve Küba’da 2007 yılında basılan La CIA en...
Rusya her zaman önemli bir ülke olduğu için, “işçi sınıfı hareketi” adını verebileceğimiz bir devinimin olmadığı dönemde bile uluslararası komünizmin ilgi odaklarından biri olmuştur. Ve Rusya 19.yüzyıla çok şey sığdırdı. Bolşevizmin köklerini ararsanız, bizzat Lenin’in “Rus sosyal-demokratlarının ilk gerçek siyasal ittifakıdır” dediği legal Marksizmden geçecek, bir kesim mirasçısıyla Ekim Devriminde buluşacağı Narodniklere ulaşacak, Batıcılar ve...
Söz Nisan Tezleri’nden açıldığında, Leninist parti teorisinden ikili iktidar kuramına değin pek çok başlık üzerine konuşabiliriz. Bu kısa metinde küçük burjuva ideolojisi ile arasına çizdiği kalın sınırlarla aynı zamanda komünist partilerin omurgasını da oluşturan Lenin, devrimini arayan komünistlere anahtar niteliğinde bir kılavuz bırakmıştı. Ve kısalığı oranında yoğun olan Nisan Tezleri’nde şüphesiz ki üzerine düşünecek çok...
Kapitalizm ve sosyalizm yan yana var oldukça barış içinde yaşayamazlar; ya biri ya da diğeri eninde sonunda zafer kazanacak, ya Sovyet Cumhuriyeti ya da dünya kapitalizmi için cenaze töreni düzenlenecektir.” [1] Milyonlarca insanın ölümüne ya da yaralanmasına, dünya çapında büyük bir yıkıma neden olan İkinci Dünya Savaşı’nın Avrupa ayağının sona ermesinin üzerinden 75 yıl geçti....
“Çağımız, kapitalizmden sosyalizme geçiş çağıdır”. Bu slogan, sosyalizm mücadelesiyle yeni tanışmış birisi için anlamayı kolaylaştıran bir ezber olabilir. Bazense en zorlu tartışmalarda bir son söz haline gelebilir. İçerisinden geçtiğimiz dönemse, bu sloganı çok daha geniş bir toplumsal kesim açısından anlaşılır ve sahiplenilebilir kılıyor. Salgın hastalık karşısında çaresiz, krizlerden krizlere giren bir toplumsal sistem çatırdıyor. Bu...
Sosyal bilimlerle ilgili bölümlerde siyasi partilerin tanım gereği iktidarı almayı hedefleyen oluşumlar olduğu anlatılırdı sıklıkla. Bu özellikleriyle partiler baskı gruplarından ayrıştırılırdı. Kuşkusuz toplumsal mücadelelere sınıf perspektifiyle bakılmasını engellemek için her tür hileye başvuran, emek-sermaye çelişkisini sonsuza varıncaya kadar yeni eklemelerle çeşitlendirilebilecek başlıklardan birine indirgeyen burjuva ideolojisinin bu tasnifinde sayısız tuzak yer alıyordu. Zaman içinde siyasetin...
Lenin’in 150. yaşını selamlamak, çok heyecan verici ve sorumluluk da istiyor. Onurlu, göz alıcı, insanı afallatan bir mücadeleye önderlik eden bir tarihsel figürü, bir dönem hem Sovyet siyaset yazınında hem memleketimizde sık sık ve yaygın şekilde rastladığımızın aksine, hamaset yapmadan selamlamayı becermek gerek ve bu kolay iş de değil. Yine de, yazının temel önermesini burada...
GİRİŞ VE KAVRAMLAR Dünya komünist hareketinin tarihinde tasfiyecilik kolay bir konu değil, sadece SBKP’nin tasfiyesinin nerede başlayıp bittiğine dair bile ciltlerce yazılabilir. Bu nedenle bu yazıda ayrıntılı bir tarihsel inceleme yerine, bazı genellemelere ulaşmayı deneyeceğiz. Tarihimizde tasfiyecilik ile ilgili olarak kullanılan birçok kavram bulunuyor. Birbirinin yerine kullanılan, eş anlamlı olan, nüanslar taşıyan kavramların çokluğu belki...
Aşağıdaki görüşme 1 Mart 1936 tarihinde Moskova’da gerçekleşmiştir ve 5 Mart tarihli Pravda‘da yayımlanmıştır. Stalin ile görüşme yapan kişi ABD’deki Scripps-Howard Medya Grubu Başkanı Roy Howard’dır. Görüşmenin yapıldığı dönem bir çok açıdan olağanüstü bir dönem olarak adlandırılabilir. Yoğun bir sanayileşme hamlesi içinde olan SSCB 1936 yılında İkinci Beş Yıllık Planı başarıyla uygulamaktadır. Uluslararası arenada İtalya’da...