“… bu memleket kabinlerin ve gayri mesullerin vicdanları amil olmasından ve devlet ve millet işlerini görmesinden çok zarar görmüştür. … Madem ki tarihte deterministiz, madem ki icraatta pragramatik maddiyetçiyiz, o halde kendi kanunlarımızı kendimiz yapmalıyız. … Eşhasın vicdan hürriyetlerine ve istedikleri dinlere intisabına zerre kadar müdahalemiz yoktur. Herkesin vicdanı hürdür. Bizim istediğimiz hürriyet, laiklikten maksadımız...
Burjuvazi dünyada ve Türkiye’de 20. yüzyılın kavramlarıyla konuşmaya devam ediyor. Toplumsal ilerlemeye ilişkin devrim, reform, bağımsızlık gibi kavramların temelinin 19. yüzyılda atıldığı söylenebilir. Fakat emperyalist aşamada krizlerin burjuva ideolojisini yeni kavramlarla zenginleştirdiğini görüyoruz. Altı çizilmesi gereken şudur: Burjuva ideolojisi, işçi sınıfının siyasal mücadelesinin kazandığı mevzilere göre yeniden üretildi. Sovyet Devrimi olmadan 20. yüzyılda ‘halkçılık’tan bahsetmek,...
Zafer Toprak Darwin’den Dersim’e Cumhuriyet ve Antropoloji İstanbul: Doğan Kitap, Nisan 2012 616 sayfa  Erken dönem Cumhuriyet sıklıkla ırkçı kadroların şekillendirdiği ve egemen olduğu bir dönem gibi sunulur. Bunda kuşkusuz Kemalizmin aydınlanmacılığının eksikli ve eklektik yapısının sunduğu “olanakların” payı büyük. Bu anlamda, inceleyeceğimiz tarihsel kesitin çok farklı veçheleri olduğunu belirtmemiz gerekiyor. Yani bir yandan ilkçağa...
Günlük soL gazetesinin ilk sayısının manşetini hatırlayarak başlayalım, “Kaybedenler Kulübü Kongre topladı” diyerek çıkmıştık. Kendilerini her fırsatta sosyalistlerin eksiklerini bulmakla görevli kabul edenlerin, kıt zekalarıyla manşetimizle dalga geçtiklerini de hatırlayabiliriz. İki ay kadar sonra, bu cenahın en değerli yayınlarından birisi olan Taraf gazetesi AKP için aynı benzetmeyi yapınca gülümseyip geçtik. Bu vesileyle yaşadığımız küçük bir...
On yıllık iktidar pratiğine baktığımızda, AKP’nin herhangi bir hükümet olmadığı artık açıklık kazanmış durumdadır. Özel olarak Türkiye’nin geleneksel toplumsal ve siyasal yapısını tasfiye etmekle ve yeni bir rejimin inşasıyla ifade edilebilecek bir misyona sahip olduğunu, zaman zaman kendi kadrolarının ağzından da duyduğumuz AKP, bu çapta bir dönüşümü gerçekleştirebilmek için kapsamlı ve derinlikli bir operasyonun yürütücüsü...
Son birkaç yıldır yoğun olarak, İkinci Cumhuriyet, 1923 yılında kurulmuş olan birincisinin hayaletiyle savaşıyor. Türkiye tarihini İkinci Cumhuriyet’i gerekçelendirmek üzere yeniden yazma sürecinin temel tezi, Türkiye’de Cumhuriyet’in kuruluşu ile birlikte hız kazanan modernleşmenin yapısal bir temele dayanmayan, zorlama, yukarıdan empoze edilmiş olması ve geleneksel değerlerin taşıyıcısı olan halk nezdinde bunun “tutmamış” olduğudur. Tabii ki bizim...
Millet inşası çok-boyutlu bir süreç, bu durum da milleti var eden milliyetçiliğin çokboyutlu olmasını gerektiriyor. Bu çok-boyutluluk, milliyetçiliği farklı noktalardan açıklamaya çalışan pek çok kuramın ortaya çıkmasına sebebiyet veriyor. Milliyetçiliği modern bir kavram olarak açıklamaya çalışan burjuva düşünürlerden birisi Ernest Renan’dır. Ernest Renan, milliyetçilik çalışmalarının kurucu metinlerinden kabul edilen 1882 tarihli “Millet Nedir?” (“Qu'est-ce qu'une...
“Ülke nüfusunun yüzde 90’ı Sünni iken Suriye’yi bir nevisapık Alevi anlayışı içinde olan ve kendilerine Nusayridenilen yüzde 10’luk bir azınlık yönetiyor.” Fazilet PartisiGenel Başkanı Recai Kutan-1998    "Cemevi, Cümbüş evi, ne izni!”İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Recep TayyipErdoğan, Karacaahmet'de Cemevi açma izni isteyenAlevilere hitaben.    “Alevi, Hz. Ali’ye tabi olanlar demek ve ben kendim Hz. AliS.A....
  Gelenek’in 114. sayısında iki ayrı yazıyla İkinci Cumhuriyet, sınıflar mücadelesi açısından ele alınmıştı. Gülay Dinçel, “Sermaye sınıfı ‘bildiğimiz gibi’ mi?” diye sormuş ve “Ayıklanan var ama yenilen yok, olan biten sermaye içi bir mücadeledir, yeniden yapılanma değil”, yanıtını vermişti. Öte yandan Aşkın Süzük, bu “bildiğimiz sermaye”nin emeğe karşı ağır saldırılarının tetikçisi olduğu halde AKP’nin, emekçileri...
AKP'nin bir süredir “1990'lı yıllara geri döndüğü” yolundaki argümana göre, iktidar partisi, demokratikleşme sivilleşme gibi sahip çıkageldiği süreçleri son zamanlarda öksüz bırakarak, geriye, 1990'lara özgü kimi pratiklere dönüyor. Okur, lafın etrafımızda ne ölçüde yaygın gezindiğine bağlı olarak, bu yaklaşımın varlığını yadırgamayacaktır. Eninde sonunda epey süredir, liberal AKP eleştirisi bu eksende ortaya konmaktadır. “90'lara dönmek” dendiğinde...
İşaret/Notlar
Yükleniyor...
İşaretle
Kapat
Okur Giriş

Parolanızı mı unuttunuz
×
Signup

Already have an account? Login
×
Kayıp Parola

×